Selamlar, Ben Haydar. Ben de sizlerle hayatımın en muhteşem hatırası olan, bundan yıllar önce kardeşimin bakıcılığını yapan Aliye ile münasebetimi paylaşmak istiyorum.
Ozamanlar, 18 yaşında, 1.82 boyunda, 76 kilo, adeleli, sarışın, tenis ve yelkenden yanmış tenim ve mavi gözlerimle oldukça yakışıklı bir delikanlı idim. Elde edemeyeceğim kız hemen hemen yok gibiydi. O yaz, annem babam adada 3 yatakodalı bir yazlık kiralamışlardı. Büyük yatakodasını kendilerine, odalarına yapışık ve en küçük yatakodasını 6 yaşındaki küçük kardeşime ayarlamışlardı. Bana da evin öbür ucunda orta boy bir yatakodası verilmişti. Odama girebilmek için bir ara odadan geçmem gerekliydi, bu oda ise yaztatili için bize çalışmaya gelmiş olan 16 yaşındaki Aliye’ye ayrılmıştı. Aliye ev işlerinde anneme yardım edecek ve kardeşimle meşgul olacaktı. Böylelikle annem ve babam biraz daha serbest kalıp hısım akraba ve arkadaşlarla görüşebileceklerdi.
Daha ilk gün yan odadan, annemle babamın şu konuşmalarına şahit oldum,
Annem: “Bilmem ki… Ateşle barut yan yana… Doğru olur mu?”
Babam: “Hadisene, kız daha 16 yaşında, henüz çok genç.”
Annem: “Hayatım, vücudu 20 yaşında bir kıza benziyor ve bayağı dişi bir vücudu var. Bence oğlanın bu kadar yakınında ve evin öbür ucunda yatırmak hata…”
Babam: “Ne diyorsun, oğlumuz kıza musallat mı olacak yani?”
Nihayet yer kıtlığından dolayı Aliye’nin ara odada yatmasına karar verildi.
Günler geçtikçe Aliye ile samimiyetimiz ve arkadaşlığımız iyice ilerliyordu. Takriben hergün Aliye, ben ve kardeşim plaja giderdik. Plajda Aliye’nin o şahane göğüslerini ve mayosunun örtemediği o muhteşem götünü görüp görüp içimi çekerdim. Birgün denizden çıktığı bir anda, ıslak mayosunun amının şişkin dudakları içine girdiğini gördüm. Elimde olmaksızın sikim birden kalktı. Hem öyle bir kalktı ki, önümü havlu ile kapatmak zorunda kaldım. Aliye’nin güneşten yanmış kahverengi teni, ela gözleri, siyah saçları, 1.53 cm boyu, o göt, o memeler, birde amının içine girmiş mayosu, amının henüz yeni çıkan kılları, beni fena çıldırtmaya başlamışlardı. Her denize girip çıktığında o mayo amının dudakları arasına giriyor, Aliye ise düzeltmek için hiç bir harekette bulunmuyordu. Benim de yarrağım hep kalkık bir şekilde, önümde havlu ile plajdan dönüyordum.
Ertesi hafta küçük kardeşimin ateşi yükselince, annemler kardeşimi doktora götürmek için kasabaya gittiler ve ancak öğleden sonra gelebileceklerini bildirdiler. Giderken de Aliye ile bana “Eve dikkat edin, yaramazlık ta yapmayın!” diye de tembihlediler.
Annemler gider gitmez ben, “Hadi Aliye, gel seni yelkenli ile gezdireyim, sana yelken kullanmasını öğreteyim.” dedim. Aliye dünden razı, küçük yelkenlimi aldık ve körfezde dolaşmaya başladık. Aliye’ye yelkenlinin iskotasını verdim ve yanına gidip nasıl çekeceğini veya salacağını gösterirken, bacaklarımız birbirine değdi. O çıplak teni bacaklarımda hissetmek çok hoşuma gitmişti. Hafif bacaklarını ve baldırlarını okşadım, hiç bir itirazda bulunmadı ve “Hiç körfezden dışarı çıkmazmısın?” diye sordu. “Karşıda Hayırsız ada var, seni oraya götüreyim mi? Yarım saat sürer, vaktimiz bol.” dedim.
Onu Hayırsız adaya götürmek istememin nedeni, o adanın ıssız olması ve tekneden başka bir araç ile gidilmesi mümkün olmayan bir yerdi. Adanın sahiline geldik ve derhal o türkuaz sulara daldık. Çıktığımızda yine mayosu amının yarığına girmiş, henüz terleyen amcık kılları gözümün önüne serilmişti. Benim yarrak yine hemen dikildi. Bu sefer sikimin kafası mayonun üst tarafından görülebiliyor bir de taşşağımın biri dışarıda kalmıştı. Aliye gözlerini yarrağıma ve taşşağıma dikmiş merakla bakıyordu. Parmağı ile sikimi göstererek “Erol abi, önün şişmiş yine, geçen plajda da şişmişti, neden oluyor?” diye sordu. Ben sinirlenir gibi oldum, “Töbe töbe! Kızım sen dalga mı geçiyorsun, ciddi mi soruyorsun?” dedim. “Erol abi valla ciddi soruyorum, gerçekten önünün neden şiştiğini bilmiyorum.” dedi. “Aliye, bak yavrum, senin şu amcık dudaklarının içine giren mayon, memelerin, götün beni bu hale getiriyor, dayanamıyorum!” dedim. Aliye suçluluk duygusuyla, “Ne yapabilirim ki Erol abi?” diye sordu.
Ben de “Biraz göğüslerini elleyebilir miyim?” dedim. Aliye “Bunun faydası olur mu ki Erol abi?” dedi. “Eder Aliye, ben göğüslerini ellerken sen de önümü okşa biraz istersen.” dedim ve havluları kuma serip mayolarımızla, yani tamamen çıplaklığa en yakın giyimle yan yana uzandık. Yavaş yavaş Aliye’nin boynundan öpmeye başladım, sonra yanağına doğru geçtim, derken dudaklarına yapıştım. Önce dudaklarını hafif bir yaladım, yavaş yavaş dilimi ağzına sokmaya ve dilini bulmaya çalıştım. Dilini verdi ve dudaklarımı emmeye başladı. Tüyleri diken diken olmuş, nefesi sıklaşmaya başlamıştı. Elimi yeni yeni çıkan göğüslerine attım ve memeuçlarını iki parmağım arasında ovuşturmaya başladım. Hemen taş gibi olmuş sikimi mayodan dışarı aldım ve Aliye’nin eline verdim, “Al yavrum, yavaş yavaş şöyle okşa…” diyerek 31 çektirmeye başlattım. Aliye hem merakla dikilmiş yarrağıma bakıyor, hem de okşuyordu.
“Aliye sen sırtüstu yat yavrum, şu bacaklarını aç, yarrağımı da eline al, ben üstüne geleceğim.” deyince, Aliye masum bir şekilde “Erol abi beni sikmeyeceksin değil mi?” diye sordu. “Hayır Aliye, korkmana gerek yok, bak senin mayonun altını çıkartmıyorum bile hayatım, sen sikimi gösterdiğim gibi okşa, ben seni öpüp göğüslerini yalıyacağım sadece.” dedim. Üstüne çıktım ve yarrağımı o şişkin am dudaklarının üstüne hızaladım, küçücük eliyle yarrağımın dibini okşarken, ben mayosunun üstünden amına sürtünmeye başladım. Bir taraftan onu öpüyor ve ellerimle göğüslerini elliyordum. Aliye’nin mayosu kaymış, sikim amının dudaklarına değmeye başlamıştı. Birkaç gidiş gelişten sonra boşalmak üzere olduğumu anladım, “Oooohhh, Aliye okşa yarrağımı hayatım, geliyorum bebeğim, al yavrum, bu yarrağımın sütü sana bebeğim!” diye diye, ahlaya ohlaya öyle bir geldim ki, sanki yarrağım patlıyordu, Aliye’nin bütün karnı, bikinisi döllerimle ıslanmıştı. “Bak sikime, şimdi indi. Bu yaptıklarımızı kimseye anlatmayacaksın, tamam mı?” dedim. Aliye “Anlatmam tabi, ben çocuk değilim!” dedi. Aliye’yi birkaç defa daha öptükten sonra üstümüzü temizlemek için suya girdik. Ardından yelkenliye atlayıp pupa yelken eve döndük. İleriki günlerde bu hadiseyi hiç bir zaman konuşmadık birdaha.
Birkaç hafta sonra, sıcak bir yaz gecesi, sabahın üçünde diskodan eve döndüm. Şahane zaman geçirmiş, deliler gibi dans etmiştim. Diskoda gözüme kestirdiğim esmer bir kızı birtürlü ayarlayamamıştım. Annem, babam ve kardeşimi uyandırmamak için sessizce eve girdim. Ayak uçlarımda yürüyerek yatak odama gidiyordum, birden Aliye’nin yarı çıplak görüntüsü ile karşılaştım. Aliye yatakta sere serpe yatmış, çarşaf ile üstünü kısmen örtmüş, ve üzerinde külottan başka bir şey yok. Birden sikim kalktı. Yahu bu kız bunu mahsus mu yapıyordu? Etli am dudakları arasına sıkışmış külodu beni fena halde tahrik ediyordu. O anda Aliye’yi sikmekten başka hiç birşey düşünemiyordum. O şişkin am dudaklarını yalamak, dilimi amına sokmak ve devamlı sikmek geliyordu içimden. Yanına yaklaştım, fısıldayarak birkaç kere “Aliye!!!” diye seslendim. Cevap yok. Herhalde derin bir uykuda olmalıydı. Sikim havan topu gibi dikilmiş bir halde odama gittim ve uyumaya çalıştım ama imkansız…
Tekrar Aliye’nin yanına gidip yatağının kenarında dizlerimin üstüne çöküp, “Aliye!!!” diye seslendim, hiç bir cevap yok. Koluna yavaşca dürtünce hafif döndü ve o portakal büyüklüğünde memeleri hepten ortaya çıktılar. Dayanamayıp çarşafı üzerinden çekince, o küçük amı da önüme seriliverdi. Külodu amının şişkin dudakları arasına girmiş, sanki benim öpmemi bekliyordu. O anda Aliye’nin amının henüz terleyen kıllarını traş ettiğinin farkına vardım. Kaymak gibi taptaze amı gözümün önünde, bana “Gel beni iğfal et!” diyordu sanki. Sikim taş gibi olmuş artık ağrı vermeye başlamıştı. Hafif hafif memelerini, derken meme uçlarını okşamaya başladım. Parmaklarımı ıslatıp o sipsivri memeuçlarını hafif hafif sıkmaya başladım. Eğildim ve birini ağzıma aldım, dilimi meme ucunda dolaştırmaya ve hafif hafif ısırmaya çalıştım. Meme uçları fındık gibi olmaya başlamışlardı.
Aliye hafif bir, “Aaahhh, mmmhhh!” diye ses çıkartarak, pozisyon değiştirdi ve memelerini bana yaklaştırdığı gibi bacaklarını da iyice araladı. Hakikatten uyuyormuydu, yoksa beni işletiyormuydu? Amcığını yalamaya karar verdim. Gayet hafif hareketlerle külodunu kenara çekerek kaymak gibi amını açtım. Orospu sanki parfümlemişti amını, mis gibi kokuyordu amı. Önce o küçücük am dudaklarını yalamaya başladım, bacaklarını biraz daha araladı. Ben de cesaret alarak dilimi bızırının üstünde biraz dolaştırdım. Aliye’den, inlemeyle karışık, “Ooohhh… Ihhhh…” diye bir ses çıktı, ve teni tavuk derisi gibi kabardı. Ya uyuyor ve bir seks rüyası görüyor, veya uyumuyordu ve zevk almaya başlamıştı. Tekrar seslendim, “Aliye!!!” diye, yine hiç ses seda yok. Am suları hafif hafif gelmeye başlamışlardı. Bir elimle memelerini okşarken, diger elimle sikime otuzbir çekiyor ve dilimi amından ayırmıyordum. Vücudu gitgide kasılmış, tüyleri diken diken olmuştu. Birden hepten kasıldı ve inleyerek orgazm oldu. Yatağı amının sularından sırılsıklam olmuştu. Artık benimde belim gelmeye başlamıştı, otuzbir çekerek, memelerine, karnına, göbeğine, her tarafına boşaldım. Sonra banyodan bir havlu getirip, döllerimi sildim ve yatmaya gittim.
Ertesi sabah Aliye’yi görünce, “Günaydın Aliye, dün gece iyi uydun mu?” diye sordum. “Çok iyi uyudum Erol abi, sağol. Çok ta güzel bir rüya gördüm. Eve kaçta geldin, hiç duymamışım?” dedi. Bu kız dün gece ya cidden uyuyordu, veya benimle dalga geçiyor, hiç birşey olmamış gibi davranıyordu. İlerleyen gecelerde bu ve benzeri hadiseler birkaç defa tekrar etti. Aslında hiç birşey olmamış gibi davranmak ikimizin de işine geliyordu.
Diğer bir gece yine diskodan döndüğümde, yine aynı durumda üstü başı açık saçık yatıyordu. Artık bu oyundan bıkmıştım ve artık otuzbir çekmek, amını yalamak kesmiyordu. Amını sikmekten başka birşey düşünemiyordum. Odama gidip soyundum ve çırılçıplak Aliye’nin yanına geldim. Tam ellemeye başladığımda, yatağın taa öbür kenarına gitti. Sofa yatak iki kişilik olduğundan, bu durumda onu elleyebilmek için yatağa oturmam gerekliydi. Birden bende jeton düştü, ya bu bir davetse? Sessizce yatağına girdim. Elimi amına attığımda farkına vardım ki, külot giymemiş. Sikim anında kazık gibi oldu. Aliye’yi amından sikecektim, fakat biryandan bakire idi ve biryandan onu hamile brakmaktan ödüm patlıyordu. Kendi kendime belki götünden sikerim dedim ve götüne ellemeye başladım. Aliye birden döndü ve “Erol abi, artık dayanamıyorum, ne olur beni sik!” dedi ve dudaklarıma yumuldu.
Aliye’yi kollarıma aldım, sikimi amının üstüne dayadım ve “Aliye ne zaman aybaşı oldun hayatım?” diye sordum. Aliye de “Biteli tam bir hafta oldu Erol abi.” dedi. Hay canına yandığımın şansı! Aliye sikilmek istiyor, ama bende prezervatif bile yok, tam hamile kalabileceği günler. Ne şans be! “Aliye seni bugün sikemem hayatım, gebe kalırsın!” dedim. Aliye birden dudaklarıma yapıştı ve karnını bana dayadı, amını sikime sürtüyordu. Kız habire, “Erol abi sik beni, ama dışarı akıt, olmaz mı? Ne olur abi, canım çok istiyor. Sok sikini içime abicim.” diye yalvarıyordu. Sikimi bızırının üzerinde dolaştırmaya başladım, amı sırıl sıklam olmuş, suları dışarı akıyordu. Son anda korku ağır bastı ve vaz geçtim, “Birkaç gün daha geçsin ozaman sikeyim, söz!” dedim. “Ozaman amımı yala Erol abi, dilinle sik, nolursun!” dedi. Bacaklarını omuzlarıma kaldırdım, eğilip amını deliler gibi yalamaya başladım, dilimi amına soktum ve meme uçlarını da okşamaya, sıkmaya başladım. Birden vücudu yay gibi gerildi, “Ohhh, Abicim! Canım abicim…” diyerek orgazm oldu.
Aliye zevkini almıştı, ben ise sikim havada kalmıştım ve çıldırıyordum. Sikim öyle bir kalkmıştı ki ağrı veriyordu. Durumu anladı ve “Abi sen gelmedin mi? Ne yapabilirim abicim?” diye sordu. “Aliye taşaklarım ağrıyor, götünden sikeyim mi seni hayatım?” dedim. “Nasıl olacak o abi?” dedi. “Domal şöyle! Merak etme hayatım, al şu yastıkları karnının altına, domal dizlerinin üstüne ve kaldır götünü biraz daha yavrum!” dedim ve banyoya gidip Vazelin getirdim. İyi bir tutam Vazelini götüne sürdüm ve göt deliğine yedirmeye başladım. Arada birde bir parmağımı göt deliğine sokmaya çalışıyordum. Aliye “Erol abi napıyorsun?” diye sordu. “Göt deliğine masaj yapıyorum hayatım!” dedim. “Erol abi masaj yap, ama parmağını sokma, acıyor!” dedi. “Merak etme, şimdi alışırsın!” dedim ve götüne iki parmak atarken, diğer elimle amını kurcalamaya başladım. Bızırına el atınca birden kedini arkaya verdi ve parmaklarım hemen götüne giriverdi. “Erol abi canım yandı!!!” dedi ve tam bağırmaya başlayacakken son anda elimle ağzını kapattım, susturdum.
Parmaklarımı götünden çıkarıp, sikimin kafasını götünün deliğine yerleştirdim ve bastırmaya başladım. Girmiyordu birtürlü! Kafamdan, bu yarrak bu göte girerse ben anırırm diye fikirler geçmeye başladı. “Götünü geri ver kız, girmiyor, amma dar göt deliğin varmış!” dedim. Bunu söyleyince hepten kasıldı. “Kasılma, gevşek dur, amına koduğumun orospusu!” deyince, “Niye kızıyorsun ki Erol abi?” dedi ve götünü geri itti. Ben de bastırınca, kafasını sokabildim. Neredeyse gelmek üzereydim, fakat sikimin yarısından fazlası henüz daha dışarıdaydı. Birden deliliğim tuttu ve bütün gücümle bastırdım. Benim Vazelinle yağlanmış yarrak Aliye’nin daracık götüne kaymaya başladı. Fakat Aliye bağırmaya çalışıyordu. “Sus amına koduğumun zillisi, bizimkileri uyandıracaksın şimdi!” deyip ağzını daha sıkı kapattım ve yüklendim götüne. Yarrağım Aliye’nin o tazecik götüne biraz daha girdi ki, ben ağzını kapattığım elimi biraz serbest bıraktım, kız nefes alsın diye. Aliye derin bir nefes aldı ve “Erol abi çok acıyor, yapma nolur!” diyebildi.
“Orospu, demin sikilmek istiyordun ya, al sana yarrak, ye bakalım!” dedim ve bu sefer hepten kökledim o küçük götüne. Birkaç kez çekip soktuğumda, götünün deliği esnemeye ve sikimin kalınlığına alışmaya başlamıştı. Artık rahat rahat hepsini sokup çıkarabiliyordum. Hızlanmaya başladım, taşşaklarım o tazecik amcığına vurmaya başlamışlardı. Göt deliği az daha alışsın diye bir ara durdum, nede olsa henüz sikilmemiş bir bakire götü sikiyordum. Ben duraksayınca sikimin sıkıştığını hissettim. Aliye götünü kasmaya başlamıştı. Elimi bızırına attım ve yağlı parmaklarımla bızırını sıvazlamaya başladım. Tam beklediğim oldu ve götünü geri itti, ben de fırsattan istifade bir daha kökledim. Aliye titremeye başladı, belkide zevk almaya başlamıştı, ama benim halim tamamdı. Elimle sulanmaya başlayan amını kurcalamaya devam ediyordum. Aliye orgazm olurken götünü birkez daha arkaya verince, ben de son bir kez yüklendim ve götünün içine patladım.
Götü o kadar dardı ki, döllerimin gidecek yeri olmadığından, döllerimi sikimin üstünde hissediyordum. Döllerim aktıkça delik daha da kaygan oluyordu. Boşalmama rağmen sikim inmemişti, sikimi götünden çıkarmadan pompalıyordum. En az bir 15-20 dakika daha pompaladım ve ikinciye boşaldım. Sikimi götünden çıkarırken Aliye’nin vücudu spazmlar içinde, abuk sabuk birşeyler söyledi, bir daha kasıldı ve yığıldı kaldı. “Erol abi çıkarma, içimde kal.” deyince, yeniden götüne soktum ve arkadan sarılarak uzun bir süre öylece kaldık.
O geceden sonra artık aklım başımdan gitmişti, Aliye’yi her gece iki üç defa götünden sikiyordum. Artık tenis oynamak veya yelken yarışlarına girmek aklıma bile gelmiyordu. Yine bir gece, “Aliye, gel sana 69 pozisyonunu öğreteyim.” dedim. “Nedir o Abi?” dedi. “Üst üste ters yatacağız, sen sikimi yalarken ben senin amını yalıyacam ve yarrağımı ağzına pompalıyacam.” dedim. Ters döndük, ben daha amına varmadan Aliye hemen yarağımı ağzına aldı. 16 yaşında ama 30’luk gibi iştahlı ve sekse doymaz bir karı gibi olmaya başlamıştı. Onu sikecek erkeklerin ne kadar şanslı olacaklarını hayal edemiyordum bile. Ama o gencecik vücudu, taptaze amı ve götü ilk siken her zaman ben olarak kalacaktım. Dilimi bızırının üstünde gezdirmeye başlamıştım ve arada bir dilimi yuvarlayıp amına küçük bir sik gibi sokup çıkarırken götüne parmak atmayı unutmuyordum. Dilim her amına girdiğinde refleks olarak kendini aşağı itiyor, parmağım götüne girdiğinde götünü arkaya veriyordu. İki sikim olsa, iki deliğini de birden sikebilirdim. Aliye sanki bu tip sikişi hayatı boyunca yapmış bir kadın gibi hareket ediyordu.
Baktım Aliye gelmek üzere, bütün hareketlerimi durdurdum ve sikimi de ağzından çektim. “Abi neden yaptın bunu, tam geliyordum?” dedi. “Biliyorum canım, henüz başladık, böyle çabuk gelmeni istemiyorum. Bu gece sana öyle bir zevk verecem ki, hayatın boyunca hatırlayacaksın. Bu gece amını delecem Aliye. Söyle bana, seni sikmemi istiyor musun?” dedim. “Sik beni Erol abi ne olursun, tam geliyordum abicim, sikini ver bana amıma sürteyim.” deyip sikimi eline aldı ve kedi gibi amına sürtmeye başladı. “Dur kız, şu yastıkları götünün altına koy bakayım.” diyerek 3 yastığı götünün altına sürdüm, amı yukarı kalkmıştı. Bacaklarını omuzlarıma alarak amını tabak gibi açtım ve amını yalamaya başladım. “Mmmmmm… Şu am dudaklarına bak, nasıl şişmişler, yarrağımı içlerine almak için yalvarıyorlar.” dedim. Aliye ise “Yalaaa abiii, yala abicim, yala amcığımı, Ooohhh, Aiyssshhh…” diye inliyordu. Yahu kız gene gelmek üzereydi. Götü yüksekte olmasına rağmen kıçını, kalçalarını kaldırıp yüzüme ağzıma sokmak istiyordu. Gene durdum. Çıldıracaktı. “Abi ne olur durma, bırak geleyim, sonra ne istersen yap.” dedi. “Hayır Aliye, seni sikerken gelmeni istiyorum.” dedim. “Ayyy fena oluyorum abi, sik beni, sik artık ölecem!” dedi.
Yarrağımdan dumanlar çıkıyordu sanki. Doğruldum, ayak bileklerindan tutup bacaklarını kaldırdım, sikimi amının dudaklarına dayadım ve bızırının üstünde ileri geri kaydırmaya başladım. “Hoşuna gidiyor mu?” diye sordum. “Abi az biraz soksana amıma…” dedi. İki defa söyletmeden sikimin kafasını o şişmiş am dudakları arasına yerleştirdim, hafif içeri dışarı pompalamaya başladım. Aliye’den, “Ayyy… Ayyyhhh!!!” diye sesler gelmeye başladı. “Nasıl, bu daha zevkli degil mi?” diye sordum. “Ay Abi az biraz daha soksana, çok zevkli bu!” dedi. Biraz daha sokunca zarına değdi sikim, hafif bastırdım ama geçmiyordu. Farkına varmış olmalı ki, “Kızlık zarıma mı değdin Erol abi?” diye sordu. “Evet yavrum, he dersen parçalarım zarını, bozarım bakireliğini.” dedim. “Yapma abi, kızlığımı bozmadan siksen olmaz mı?” dedi. Gidip gelmeye devam ettim, ama belim gelmek üzereydi, kendimi zor tutuyordum. İşte o anda ne olduysa Aliye birden “Aaayyyhhhshsh, ohhh geliyorum, Sik beni abi, del zarımı, ne olacaksa olsun!” dedi.
“Bacaklarını omuzlarıma daya yavrum!” dedim. Aliye bacaklarını omuzlarıma yerleştirdi, enseme ayak bileklerini kenetledi. Benim artık dayanacak halim kalmamıştı, ellerimle götünün iki yanağını yakaladım ve bütün kuvvetimle Aliye’nin vücudunu kendime doğru çekerken, amına sikimi bastırdım. Ve Aliye’nin o körpe bakire hazır sulanmış amına sikim taşşaklarıma kadar kayarak girdi. Aynı anda Aliye, “Aaayhhh, Acıyor Abi, çek! Çeeekkk!” diye bağırdı. Amı o kadar dar ve kısa idi ki, sikim ta dibine değmiş, o küçücük amında hava için bile yer kalmamıştı. Aliye ağlamaya başladı birden, “Ayyy anneciğim, çok acıyor, çıkar Erol abiii! Çek abi çok acıyor!” diye. Sikim içinde hiç kıpırdamıyordum, bekliyordum ki biraz am duvarları yarrağıma alışsın diye. Aliye hem ağlıyor, hem de iç adeleleri ile sikimi kasıyordu. Korkumdan orgazm olacak bir halim kalmamıştı ve neredeyse sikim yumuşamaya yüz tutmuştu. Herhalde bu durum Aliye’nin korksunu gidermeye başlamıştı ki, hafif kalçalarını kımıldattı ve “Yavaş yavaş sik Erol abi, parmağını da götüme sok!” dedi. Ben de ufak ufak pompalamaya başladım, kalça-göt temposunu benim pompalama temposuna uydurmuş, benim yarrak amına girdikçe daha fazla almak için kıçını kaldırıyor, ben çekildikce o da kalçalarını aşağı çekiyor, bu sefer baş parmağımı götüne alıyordu. Aliye ilk kez sikim amında orgazm oluyordu…
Artık deliler gibi pompalıyordum Aliye’nin amına. Amcığı o kadar dardı ki, yeminle bir tüy bile girmezdi artık. Her soktuğumda dibine dayanıyordum, Aliye de zevkten ve acıdan deliler gibi bağırıyordu. Sırtını gerdi, kalçalarını kaldırdı, görseniz nasıl inliyordu, “Sok abiciğim, sok!” diye. Ben artık bitmiştim, “Aııııaaaggghhh Aliyeeeeee! Geliyorum yavrum, küçük orospum benim!” diye inleyerek Aliye’nin amına boşaldım. Aliye am duvarlarını öyle bir kastı ki, belimin gelmesi duracak sandım. Sikimin ucu amının dibine dayanmış, menilerin gidecek yeri kalmamıştı. Belim geldikce am duvarlarına çarpıyor, menilerimi sikimin üstünde hissediyordum, döllerimin bir kısmı da amından dışarı akmaya başlamıştı. Böylece orada yığıldık kaldık, sikim amında, birbirimize sarılmış vaziyette. Yastığın üzerinde meni lekeleriyle kan izleri vardı, kızlık zarını yırttığımın kanıtı olarak. Aliye o gece bana kızlığını teslim etmiş ve eminim hayatının en unutulmaz sikişini yaşamıştı.
Yazın bitmesine iki ay daha kalmıştı, biz her gece en az bir defa, bazen 3-4 kez sikişiyorduk. Anne babamın bu durumdan haberleri olup olmadığını hiç bir zaman anlayamadım. Yaz bitti, Aliye köyüne döndü. Onu bir daha hiç görmedim ve duymadım, fakat hiçbir zaman böyle yoğun bir seks hayatı da daha yaşamadım.
Seni unutamıyorum Aliye!
